Türkçe
Üniversite sınavına hangi alandan girilirse girilsin, cevaplandırılması gereken tek ders Türkçe'dir. Sözel ve eşit ağırlık puan türünde çok önemli olan Türkçe'nin sayısal alana da çok önemli katkısı vardır.
ÖSS'de çıkan 45 sorudan anlama dayalı olanları, daha çok okuduğunu anlamak ve anladığını kısa sürede yorumlamak prensibine dayanır. Bu sorularda başarı sağlamak, biraz geçmişte edindiğimiz okuma alışkanlığına, birazda düzenli olarak anlam sorusu çözmeye bağlıdır. Paragraf sorularını da bu bağlamda değerlendirebiliriz. Çoğu öğrenci uzun paragraf sorularını görünce, onları çözmekten vazgeçer. Oysa cevap çoğunlukla paragrafın içinde gizlidir ve okuma tembelliğini aşanlar genellikle doğru cevaba ulaşır.
Anlam bilgisinin bir diğer ayağı olan anlatım bozukluklarını çözebilmek için, öncelikle nelerin anlatım bozukluğuna sebep olduğunu öğrenmeleri gerekir. İkinci adımda bu anlatım bozukluğunun düzeltilmesi gelir. Dilbilgisi konuları Türkçe'nin bilgi gerektiren konularıdır. Dolayısıyla bu konular iyice öğrenilmeli ve belirli aralıklarla tekrar edilmelidir. Ezberlenmesi gereken bazı ekleri tekerlemeler haline getirmek yada zorlandığımız konularda günlük hayatımızda kullandığımız cümleleri örnekleştirmek dilbilgisi çalışırken yararlı olabilir.
Tabii her ders için gerekli olan süre tutarak çalışmak Türkçe içinde gereklidir. Bu hem soru çözme hızınızı artırmaya, hem dikkatinizin dağılmasını önlemeye yarar.
Matematik
ÖSS'de şüphesiz en önemli derslerden biride matematiktir. sınavda çıkan yaklaşık 45 sorunun 30 tanesi cebir, geriye kalan 15 tanesi de geometriden geliyor.
Matematikte başarılı olmak hiç şüphesiz düzenli, planlı ve sabırlı bir çalışma ile mümkündür. Öğrencinin bilgi eksiklikleri varsa önce onları gidermesi gerekir. Her konuda soru çözerken önce basit sorulardan başlamalı, sonra zora doğru geçilmelidir. Sürekli çok zor soruları çözmeye çalışmakta doğru değildir. ÖSS'de geçmiş yıllarda çıkan sorular bu anlamda kriter olarak değerlendirilebilir.
Bir konuyu öğretmenden dinlemeden evvel, o konu şöyle bir gözden geçirilirse, hem derste anlatılanları anlamak kolaylaşır, hem de öğrencinin derse karşı olumsuz bir bakış açısı varsa bu durum değişir. Çünkü bir parçada olsa onun için matematik zor olmaktan çıkar.
Sözel öğrencilere ve matematik dersi zayıf olan sayısal öğrencilere tavsiyemiz şu: Anladığınız konu üzeride durun. Konuyu yeteri kadar öğrenince, bir soruyu 50-60 saniye arasında çözebilecek hıza ulaşmaya çalışın. testlerle düzenli tekrarlar yaparak ulaştığınız seviyeyi koruyun.
Bilgiye dayalı sorular için formül bilmek önemlidir, ancak o formülü doğru kullanabilmek daha da önemlidir. Bazen çok kolay sorular işlem hatasına kurban gidebilir. Çözdüğünüz soruyu bir kez de kontrol edin. Böylece kendisi küçük, sonucu büyük hatalardan korunmuş olursunuz.